Erzincan’da esnaflık yapan Osman Tiryaki, 1996 yılında kendi elleriyle diktiği çınar ağacını çay ocağının ortasında büyütmeye devam ediyor. 2003 yılından bu yana işlettiği çay ocağının dekorasyonunu ağaca zarar vermemek için özel olarak düzenleyen Tiryaki’nin bu duyarlı davranışı vatandaşların takdirini topladı.
Erzincan’da doğaya ve yaşama saygının en güzel örneklerinden biri yaşanıyor. Kent merkezinde esnaflık yapan Osman Tiryaki, 1996 yılında kendi elleriyle diktiği çınar ağacını 28 yıl boyunca gözü gibi koruyarak, örnek bir duyarlılık sergiledi. 2003 yılından bu yana aynı noktada çay ocağı işleten Tiryaki, iş yerini ağaca zarar vermemek için özel bir şekilde tasarladı. Çay ocağının tam ortasında yer alan çınar ağacına hiçbir şekilde müdahale etmeyen Tiryaki, ağacın çevresinden dolanarak hem işini yaptı hem de doğaya duyduğu saygıyla çevresinden büyük takdir topladı.
Doğaya duyarlılığı ve yıllara dayanan özeniyle dikkat çeken Osman Tiryaki, 1996 yılında iş yerinin önüne diktiği çınar fidanının zamanla büyüyüp dev bir ağaç haline gelmesiyle birlikte, bu ağacı hayatının bir parçası haline getirdi. 2003 yılında çay ocağını açtığında ağacın tam iş yerinin ortasında yer almasına rağmen, onu kesmek ya da sökmek gibi bir düşünceye hiçbir zaman kapılmadı.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Osman Tiryaki, “Bu ağacı 28 yıl önce ben diktim. O zaman küçücük bir fidandı. Büyüdü, serpildi, şimdi ise iş yerimin tam ortasında duruyor. Ama bu benim için sorun değil, aksine bir gurur kaynağı. Onunla birlikte büyüdüm, iş yerimle birlikte o da büyüdü. Hiçbir zaman ona zarar vermeyi düşünmedim. Onun gölgesinde çay içmek, sohbet etmek, müşterilerime bu doğal ortamı sunmak bana büyük bir mutluluk veriyor” ifadelerini kullandı.
Vatandaşlar ise Osman Tiryaki’nin bu duyarlı yaklaşımından oldukça memnun. Günün büyük bir kısmını çay ocağında geçiren çevre sakinleri, ağacın varlığının mekâna huzur ve doğallık kattığını dile getiriyor. Çay ocağında otururken bir ağacın gövdesine dokunmak, yapraklarının arasında serinlemek birçok kişi için doğayla kurulan özel bir bağ anlamına geliyor.
Tiryaki’nin bu davranışı, günümüzde doğaya zarar vermeden yaşamanın ve çalışmanın mümkün olduğunu gösteren önemli örneklerden biri. Çoğu zaman kentleşme uğruna ağaçların kesildiği, doğal yapıların yok edildiği günümüzde, bir esnafın 28 yıllık bir ağacı iş yerinin tam ortasında yaşatmaya devam etmesi, çevreci bilincin bireysel düzeyde nasıl hayata geçirilebileceğini gösteriyor.
Doğayla uyum içinde kurulan bu küçük ama anlamlı dünya, Osman Tiryaki’nin emeği ve sevgisiyle her geçen yıl daha da büyüyor. 28 yıl önce dikilen bir fidanın, bugün bir çay ocağının merkezinde yaşam bulması hem doğaya hem de insana saygının en güzel göstergesi olarak hafızalara kazınıyor.