Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’nde kabul edildi. Gerçekleşen kabul, Türkiye ile KKTC arasındaki dostane ilişkilerin ve dayanışmanın bir kez daha altını çizerken, Sarıgül yaptığı açıklamalarda hem partisi CHP’nin Kıbrıs konusundaki duruşunu hem de Kıbrıs Türk halkına olan bağlılıklarını güçlü ifadelerle dile getirdi.
Kabul sonrası yaptığı açıklamada KKTC’de bulunmaktan ve Cumhurbaşkanı Tatar tarafından kabul edilmekten büyük memnuniyet duyduğunu belirten Sarıgül, Kıbrıs’ın Türkiye için bir dış politika meselesinden öte, tarihi bir sorumluluk ve milli bir dava olduğunu vurguladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de genel başkanlık görevine geldikten sonra ilk yurt dışı ziyaretini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yaptığını hatırlatan Sarıgül, bunun partinin Kıbrıs konusundaki hassasiyetini ortaya koyduğunu ifade etti. Ayrıca, Özgür Özel’in New York’ta düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Toplantısı sırasında AKEL temsilcisine gösterdiği sert tepkinin de, partinin bu meselede ne denli duyarlı ve kararlı olduğunun bir göstergesi olduğunu vurguladı.
CHP olarak Kıbrıs Türk halkının kazanımlarını koruma konusunda her zaman duyarlı olduklarını belirten Sarıgül, bu hassasiyetin köklerinin Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten ve merhum Başbakan Bülent Ecevit’ten geldiğini söyledi. Sarıgül, “CHP, Kıbrıs Türk halkının kazanımlarını koruma konusunda çok hassastır. Bu hassasiyet bizim tarihimizden, değerlerimizden ve milletimizin ortak vicdanından besleniyor,” ifadelerini kullandı.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Kıbrıs Türk halkının haklarını ve egemenliğini korumak için verdiği mücadeleyi takdirle karşıladığını belirten Sarıgül, Tatar’ın liderliğinde KKTC’nin bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin daha da güçlendiğine inandığını söyledi. Sarıgül açıklamasında, “Sayın Tatar, Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak, devleti yaşatmak ve egemenliğini savunmak adına büyük bir mücadele veriyor. Bu mücadele, hem tarihsel hem de siyasal olarak çok kıymetlidir,” dedi.
Kıbrıs’ta 1974’ten bu yana her iki halkın barış ve huzur içinde yaşadığını belirten Sarıgül, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milletinin Kıbrıs konusundaki kararlılığının, 1974’teki gibi bugün de sürdüğünü ifade etti. “Kıbrıs yine milli davamızdır,” diyen Sarıgül, Türkiye’nin geçmişte olduğu gibi bugün de, yarın da Kıbrıs Türk halkının yanında olacağını vurguladı.
Kıbrıs meselesinin çözümü için uluslararası toplumun artık adadaki gerçekleri kabul etmesi gerektiğini belirten Sarıgül, kalıcı ve adil bir barışın sağlanabilmesi için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemen eşitliğinin tanınmasının şart olduğunu ifade etti. “KKTC, adadaki diğer devletle eşit egemenlik ve eşit uluslararası statüye sahip bağımsız bir devlettir. Bu gerçek, şehit kanıyla yazılmış ve kazanılmıştır,” diyen Sarıgül, Kıbrıs’ta iki eşit halk, iki ayrı devlet ve iki farklı siyasi yapının var olduğunu ve çözüm arayışlarının bu gerçeklikten yola çıkarak yürütülmesi gerektiğini belirtti.