Nöbetçi Eczaneler
Erzincan ve Tunceli sınırlarında gerçekleştirilen kanyon keşiflerinde 7 kanyon geçildi. İstanbul Kanyon ve Doğa Sporları İhtisas Spor Kulübü’nün çalışmalarıyla, Türkiye’de geçilmiş kanyon envanteri 92’ye, keşfedilen kanyon sayısı ise 20’ye ulaştı.
İstanbul Kanyon ve Doğa Sporları İhtisas Spor Kulübü, Yukarı Fırat Havzası’nda yürüttüğü keşif çalışmalarını tamamladı. Erzincan ve Tunceli sınırlarında gerçekleştirilen etkinlik kapsamında, Dilliçay, Hanege, Taşkonak, Ergü, Dedebeyli, Yeşilyurt ve Aslanoba olmak üzere toplam 7 kanyon geçildi.
Yapılan çalışmalar sonucunda, kulüp tarafından yurt içinde geçilmiş kanyon envanteri 92’ye yükselirken, aynı zamanda ICT tarafından keşfedilip rotası oluşturulan kanyon sayısı da 20’ye ulaştı.
Keşif ekibi, zorlu parkurları aşarak doğal güzellikleriyle öne çıkan kanyonları spor literatürüne kazandırırken, bölgenin turizm potansiyeline de dikkat çekti. Kanyon sporcuları, Erzincan ve Tunceli’nin bu alandaki doğal zenginliklerinin dünya çapında tanıtılmasının hedeflendiğini belirtti.
Etkinlik sonrası kulüp üyeleri, Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Kemaliye Kaymakamı Emirhan Arıkan, İliç Kaymakamı Ömer Sirkeci ve İliç Gençlik ve Spor Müdürü Sezai Öz’e destek ve misafirperverliklerinden ötürü teşekkürlerini iletti.
Bölge halkının ilgisiyle karşılanan kanyon geçişleri, hem doğa sporcularına unutulmaz anlar yaşattı hem de Erzincan’ın doğal mirasının bir kez daha ön plana çıkmasını sağladı.
Erzincan Valiliği’nden yapılan paylaşımda da; ‘Kanyonlar Şehri Erzincan… Kimi şehirler kaleleriyle, kimileri köprüleriyle bilinir. Erzincan ise kanyonlarıyla… Bir kanyon, aslında taşın tuttuğu günlüktür. Kat kat duvarlarında suyun sabrı, rüzgârın imzası, zamanın gölgesi mündemiçtir. Dilliçay’da su, kayaların arasından bir sır gibi akar; Hanege’de gökyüzü daralır, insan gölgesini bile tanıyamaz. Taşkonak’ta yankılar bir masal gibi çoğalır, Ergü’de geceyle taşın rengi birbirine karışır. Dedebeyli’nin sessizliği derindir; Yeşilyurt’ta adımlar insanı kendine çeker; Aslanoba’da ise sular, sanki yeryüzünün nabzını tutar. Kanyon geçmek, yalnızca tabiatta ilerlemek değildir; insanın içindeki boşluklara ışık düşürmektir. Erzincan’ın kanyonları, haritalarda çizilen sınırlar değil; hayatın katman katman yazılmış hikâyeleridir. Yolu Erzincan’a düşen, bu hikâyeyi mutlaka kendi adımlarıyla okumalı’ dedi.