Köyden kente göçlerin yoğun olduğu yılların acısını sessiz sedasız bir şekilde yaşıyoruz. Günümüzde özellikle taşrada çoğu tarlanın dağ, çoğu evin viran olduğunu görmekteyiz.
Bir hikaye gibi anlatarak başlamak isterim köşemize. 1950’li yıllara ait eski bir fotoğraf düşünün; dağın eğimli yamacındaki taşlık, ekime elverişsiz toprağın, baharın bereketli yağmurları ile buluşarak lütfettiği çeşit çeşit dağ otlarını elinde orakla biçen bir anne ve sırtında 3 yaşlarında bebeği…
Bu fotoğraftaki emekçi kadınımızın ekeceği bir bağı, bahçesi, tarlası yok muydu sizce? Aç mı kalıyorlardı da kışa baharın ilk günlerinden hazırlık için, eşeğin bile zor yürüdüğü dağ patikalarından dakikalarca yürüyerek, köylerine üç beş kilometre öteden ot biçip sırtlarında evlerine taşıyorlardı?
Ben size cevabını vereyim. O zaman dağların bile sahipleri belliydi; köyün çevresindeki tüm araziler ekilip biçiliyordu. Şimdi ise bırakın dağ yamacındaki taşlık arazinin sahibini, neredeyse tarlaların, bağların hatta evlerin bile onlarca mirasçısı var. Şehirlerin her geçen gün değerlenmesiyle insanlar köylerdeki yerlerini unuttular. Baba öldü, çocuklara pay edildi. Çocuklar öldü, torunlara pay edildi. Ama ortada ne çocuk var ne torun…
Öyle yerler var ki, bir oda bir salon evin yasal kırk sahibi var. Babasının dedesinden kalma virane eve tadilat yaptırıp şehirden köye yerleşmeye niyetlenen biri, “Şimdi ben bunu yaptırsam biri çıkıp gelse, ‘Bu evde benim de hakkım var’ dese, ne yapacağım?” diye düşünüyor ve vazgeçiyor. Belki bu verdiğim örnekten, ülkemizde on binlerce insan var.
Bununla ilgili bir düzenleme geldiğinde kentten köylere göçün hızlanacağına, buna bağlı olarak tarımsal üretimin doğrudan olumlu yönde etkileneceğine, ekilen her bir karış toprağın, köyde gezen her bir civcivin, baharda yeşili görüp hoplayıp zıplayıp oynayan her bir buzağının, tüketim toplumundan kendine yetebilen üretken bir toplum olma yolunda büyük bir adım olacağına inanıyor ve o günlerin geleceği ümidiyle, bu yazımı okuyan sizlere saygılarımı sunuyorum.
Mükemmel bir tespit yetkililerimizin de bu mantık çevresine gelebilmesini ümit ediyorum ütopik olsada👏👏👏