Nöbetçi Eczaneler
Erzincan Tava Leblebisi, kırmızı nohut ve bakır tavada el emeğiyle kavrulması sayesinde Çorum leblebisinden farklılaşıyor. Bir ay boyunca gevrekliğini koruyan bu geleneksel lezzet, hem damakları hem de Erzincan kültürünü tatlandırıyor.
Bakır tavada kavrulan Erzincan Tava Leblebisi, geleneksel lezzetini koruyarak yıllardır kent kültürünün simgesi olmayı sürdürüyor. Erzincan’ın köklü lezzetlerinden biri olan Tava Leblebisi, geleneksel üretim şekliyle yıllardır damaklarda iz bırakıyor.
Bakır tavada kavrulması, iri taneleri ve dişleri yormayan gevrek dokusuyla bilinen Erzincan Tava Leblebisi, sadece bir kuruyemiş değil, aynı zamanda şehrin kültürel mirasının bir parçası hâline geldi.
Erzincan’da uzun yıllardır kuruyemişçilik yapan esnaf Mehmet Keskin, Tava Leblebisi’nin üretim sürecini ve özelliklerini anlattı:
“Erzincan Tava Leblebisi’nin en önemli özelliği bakır tavada kavrulmasıdır. Bizim leblebimiz otomatik makinelerde değil, tamamen el emeğiyle bakır tamburlarda kavrulur. Bu da lezzetini ve kokusunu farklı kılar. Ayrıca kullandığımız nohut, kırmızı nohut dediğimiz özel bir çeşittir. Yağ oranı düşüktür, gevrekliği yüksektir. Leblebinin nohutu uzun süre dinlendirilir ve kıvamı oturur. Böylece hem daha dayanıklı hem de daha lezzetli olur.”
“BİR AY BOYUNCA GEVREKLİĞİNİ KORUR”
Keskin, üretim sürecinin sabır ve ustalık gerektirdiğini vurguladı:
“Nohutlar önce sulanır, ardından tavlama işleminden geçirilir. Yaklaşık bir ay dinlendirildikten sonra bakır tamburlarda kavrulur. Son aşamada 150 derecede kavrularak sofralara hazır hâle gelir. Sıradan leblebiler genelde 15 günde bayatlar ama Erzincan Tava Leblebisi bir ay boyunca gevrekliğini korur.”
“ERZİNCAN LEBLEBİSİ, ÇORUM LEBLEBİSİNDEN FARKLI”
Keskin, Türkiye’de en çok bilinen leblebi merkezlerinden biri olan Çorum ile Erzincan leblebisini karşılaştırdı:
“Çorum leblebisi genellikle beyaz nohuttan, otomatik makinelerde kavrularak yapılır. Erzincan leblebisi ise kırmızı nohuttan, tamamen el emeğiyle ve bakır tavada kavrulur. Bu fark, aromada ve gevreklikte hemen hissedilir. Erzincan leblebisi daha doğal, daha gevrek ve uzun ömürlüdür.”
Keskin, bu farkın bir rekabet değil, iki şehrin ustalık kültürünü yansıtan bir zenginlik olduğunu belirterek,
“Her ustanın bir yolu, her şehrin bir tarzı vardır. Biz Erzincan’da geleneği bozmadan devam ediyoruz.” dedi.
GURBETÇİLERDEN BÜYÜK İLGİ
Erzincan’a gelen gurbetçiler, Tava Leblebisi’ne yoğun ilgi gösteriyor. Kente ziyarete gelen Çorumlu gurbetçiler, bu lezzeti tattıktan sonra büyük beğeniyle karşıladı.
Bir gurbetçi,
“Bizim memleket leblebisiyle ünlü ama Erzincan’ın Tava Leblebisi çok farklı. Bu kadar hafif ve aromatik bir leblebi tatmamıştık.”
ifadelerini kullandı. Keskin ise,
“Her gelen birkaç kilo leblebi götürüyor. Erzincan leblebisi artık şehir dışına da ün saldı.”
diyerek memnuniyetini dile getirdi.
HEM LEZZETLİ HEM SAĞLIKLI
Erzincan Tava Leblebisi, yalnızca damak tadına değil, sağlığa da hitap ediyor. Yağ oranı son derece düşük olan leblebi, yüksek protein içeriğiyle vücuda enerji sağlıyor. Ayrıca mideyi rahatlatıyor, sindirime yardımcı oluyor ve uzun süre tok tutuyor. Uzmanlar, doğal yöntemlerle kavrulduğu için Erzincan Tava Leblebisi’nin diğer leblebilere göre daha sağlıklı bir atıştırmalık olduğunu belirtiyor.
ERZİNCAN’IN LEZZET MİRASI
Bakır tavaların sıcaklığında, usta ellerin sabrıyla kavrulan Erzincan Tava Leblebisi, kentin kültürel zenginliğini ve el emeği geleneğini yaşatmaya devam ediyor. Her tanesinde yılların emeği, her aromasında Erzincan’ın havası var. Ustaların ellerinde şekillenen bu lezzet, hem geçmişin kokusunu hem de bugünün damak tadını bir arada sunuyor.