Nöbetçi Eczaneler
Erzincan’da 25 yıldır aktar olarak hizmet veren Hakan Aksu, sonbaharla birlikte artan bitki çayı talebine dikkat çekerek, “Doğanın şifasını doğru zamanda ve bilinçli kullanmak önemli” dedi.
Erzincan’da uzun yıllardır aktar olarak hizmet veren Hakan Aksu, 2000 yılından bu yana hem perakende sektöründe hem de alternatif tıp alanında çalışmalar yürütüyor.
Aksu, “Yaklaşık 25 yıldır bu işin içindeyim. İnsanlara doğadan gelen şifayı bilinçli kullanmayı anlatmaya çalışıyoruz. Bitkilerin her biri doğanın bir hediyesi ama doğru kullanılmadığında fayda yerine zarar da verebilir,” diye konuştu.
Sonbaharın kendini hissettirmesiyle birlikte Erzincan’da aktar dükkânlarında yeniden hareketlilik başladı. Havanın soğuması, bağışıklık sistemini güçlendirme isteği ve artan grip vakaları vatandaşları bitki çaylarına yöneltti. Kışa hazırlık yapan birçok kişi ıhlamur, zencefil, adaçayı ve tarçın gibi şifalı bitkilere rağbet gösteriyor.
Bu dönemde satışların arttığını belirten aktar Hakan Aksu, hem bitki çaylarının doğru hazırlanması hem de kullanım süresine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
“HASTALIĞIN TÜRÜNE GÖRE BİTKİ KARIŞIMI HAZIRLIYORUZ”
Grip, soğuk algınlığı ve boğaz enfeksiyonlarının arttığı dönemlerde en çok zencefil, tarçın, nar çiçeği, havlıcan ve ıhlamur gibi bitkilerin tercih edildiğini belirten Aksu, şunları söyledi. “Soğuk algınlığına karşı özellikle akciğerlerdeki bronş tıkanıklıkları, nefes darlığı ve öksürük için zencefil, tarçın, nar çiçeği, havlıcan ve ıhlamur öneriyoruz. Eğer sorun faranjit ya da bademcik iltihabı ise papatya, hatmi çiçeği ve karabaş otu gibi bitkiler daha etkilidir. Biz burada hastalığın türüne göre, kişiye özel karışımlar hazırlıyoruz.” Dedi.
“BİTKİNİN TAZESİ EN ETKİLİ OLANDIR”
Bitki çaylarının hazırlanmasında en önemli noktanın tazelik olduğunu söyleyen Hakan Aksu, raflarda uzun süre beklemiş ürünlerin faydasının azaldığını söyledi .“Bitkiler mutlaka sezona uygun ve yeni mahsul olmalı. Görsel olarak tazeliğini koruyan bitkiler içerik açısından daha etkilidir. Aroması ve kokusu yerindeyse, o ürün değerlidir. Biz de bu kriterlere göre seçim yapıyoruz ve hastalığın çeşidine göre karışımları oluşturuyoruz.” Diye ifade etti.
“HER GÜN DEĞİL, BİLİNÇLİ TÜKETİLMELİ”
Aşırı tüketimin zarar verebileceğini söyleyen Aksu, bitki çaylarının kullanım süresine dair önemli bir uyarıda bulundu: “Her şeyde olduğu gibi bitki çaylarında da denge önemli. Bilinçsiz kullanımda fayda yerine zarar getirebilir. Özellikle 20 günden fazla kullanılmasını tavsiye etmiyoruz. En fazla 20 gün kullanılmalı. Eğer sadece soğuk algınlığı içinse günde 3-4 bardak içilebilir, ancak başka rahatsızlıklar için kullanılıyorsa 1-2 bardak yeterlidir.” Dedi.
“PAKETLİ ÜRÜN YERİNE AÇIK ÜRÜN TERCİH EDİLMELİ”
Tüketicilerin bitki seçerken dikkat etmesi gereken bir diğer konu da ürünün ambalajı. Aksu, açık ürünlerin tazelik açısından daha güvenilir olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Ben şahsen açık ürünleri öneriyorum. Çünkü paketli ürünlerde bitkinin kokusunu, rengini göremezsiniz. Açık ürünlerde ise istediğiniz bitkiyi görüp seçme şansınız olur. Paketli ürünlerin tarihi ne kadar yeni görünse de uzun süre rafta beklemiş olabilir. Biz her zaman taze, sezonluk ürünleri tercih ediyoruz.” Dedi .
“SAĞLIĞI KORUMAK EN BÜYÜK KAZANÇTIR”
Hakan Aksu, vatandaşlara sağlığı korumak adına doğal ürünleri bilinçli kullanmaları yönünde çağrıda bulundu. “Herkes sağlıklı olursa biz para kazanamayız ama sağlık her şeyden önemli. İnsanlar hastalandığında doktora gitmek yerine, Batı’da olduğu gibi bilinçli bitki kullanımı daha mantıklı. Vücut direncini artırmak, bağışıklığı güçlü tutmak ve beslenmeye dikkat etmek gerekiyor. Geri kalan her şeyi vücut zaten çözüyor, kendini yeniliyor.” Diyerek sözlerine son verdi.