Fizyoterapist Onurcan Cuda, modern yaşamın getirdiği stres ve hareketsizliğin kamburluğu artırdığını belirterek, erken yaşta farkındalık oluşturmanın önemine dikkat çekti.
Erzincan’da 6 yıldır özel klinik çalışmalarıyla hizmet veren Fizyoterapist Onurcan Cuda, günümüzde fizik tedavinin toplum açısından büyük bir ihtiyaç haline geldiğini belirterek, “Artık fizik tedavi sadece kas ve iskeletle sınırlı değil; bağışıklık, sinir ve ruhsal sistemlerle birlikte bütüncül bir terapi anlayışı sunuyoruz.” Dedi. Cuda, 2016 yılında Ege Üniversitesi’nden mezun olduğunu ve kanıta dayalı, modern yaklaşımlar üzerine tedavi süreçleri yürüttüğünü söyledi.
“KAMBURLUK, BEDENİN STRESLE VERDİĞİ FİZİKSEL BİR TEPKİDİR”
Günümüzde kamburluğun artışına dikkat çeken Cuda, bu durumun yalnızca fiziksel değil, psikolojik bir sonuç da olduğunu ifade etti: “Kamburluk dediğimiz şey aslında vücudun stres ve öz bakım eksikliğine verdiği tepkidir. İnsanlar gün boyu telaş içinde, farkında olmadan yanlış duruşlar sergiliyor. Egzersiz eksikliği, hareketsizlik ve stres bu postürel bozukluğu tetikliyor.” Dedi. Cuda, stresin özellikle boyun kaslarında gerginliğe yol açtığını, bunun da zamanla omurgada öne eğilme ve kalıcı postür bozukluklarına neden olduğunu vurguladı.
“TELEFON VE BİLGİSAYAR KULLANIMI POSTÜRÜ BOZUYOR”
Uzun süreli masa başı çalışma ve dijital cihaz kullanımıyla kamburluğun genç yaşlarda bile yaygınlaştığını belirten Cuda şöyle konuştu: “Telefon, tablet veya bilgisayar başında geçirilen uzun saatler omurgayı sürekli öne kapatıyor. Kas dengeleri bozuluyor, bazı kaslar kısalırken bazıları uzuyor. Bu durum ağrılı tablo ve deformitelere neden olabiliyor. Artık bu, neredeyse her yaş grubunda görülen bir sorun haline geldi.” Dedi.
“Kamburluk sadece yetişkinlerin değil, çocukların da sorunu”
Fizyoterapist Cuda, kamburluğun çocukluk döneminde daha tehlikeli olduğunu belirtti: “Çocukluk çağında gelişen postür bozuklukları iskelet modellemesi sırasında kalıcı hale gelebiliyor. Bu sadece fiziksel değil, duygusal gelişimi de etkiliyor. Erken farkındalık kazandırmak çocukların geleceği için çok önemli.” Dedi.
“Tedavi sabır ve farkındalık ister”
Kamburluğun tedavisinde kısa süreli çözümler yerine bireysel farklılıkları gözeten, uzun vadeli planlar gerektiğini söyleyen Cuda, şu bilgileri paylaştı: “Tedavi süresi kişiye göre değişir. Bazı hastalar 20 günde yanıt verirken, bazılarında bu süreç aylar sürebilir. Ortalama bir yıl süren tedavilerde en önemli unsur hastanın farkındalığını artırmasıdır. Tedavi bittikten sonra da bu farkındalık korunmalıdır.” Dedi.
“KALİTELİ YAŞLILIK İÇİN BUGÜNDEN YATIRIM YAPIN”
Onurcan Cuda, kamburluğun yalnızca estetik bir problem olmadığını, ilerleyen yaşlarda düşme, denge kaybı ve kalça kırıkları gibi ciddi sorunlara neden olduğunu belirterek şu uyarıda bulundu: “Kamburlukla mücadele, yaşlılığımıza yapılan bir yatırımdır. Çünkü uzun yaşayan bir toplum haline geldik ama ne yazık ki kaliteli yaşamıyoruz. Ağrısız, hareketli bir yaşlılık istiyorsak bugünden postürümüze dikkat etmemiz gerekiyor.” Dedi.
“STRES KONTROLÜ POSTÜR SAĞLIĞININ ANAHTARI”
Cuda, kamburlukla mücadelenin stres yönetimiyle başladığını vurguladı: “Stres, kişinin hayatında olup biteni kontrol edemediği durumdur. Kontrol edemediğimiz her olay vücutta fiziksel bir tepkiye dönüşür. Boyun kasları gerilir, omurga öne kapanır. Ruhsal gerilim fiziksel deformiteye yol açar. Stres yönetimi ve öz bakım bilinci yüksek bir toplumda kamburluk oranı da düşer.” Diye ifade etti.
“UYKU POZİSYONU BİLE OMURGAYI ETKİLİYOR”
Uyku alışkanlıklarının bile omurga sağlığını etkilediğini söyleyen Cuda, doğru yatış pozisyonuna da değindi: “Yüzüstü yatmak omurga için en riskli pozisyondur. Baş ve kalça farklı yönlere döndüğü için omurga bükülür. En ideali yan veya sırt üstü yatmak, omurga boşluklarını dolduran, nötr pozisyonu koruyan yastıklar kullanmaktır.” Dedi.
“FİZİK TEDAVİ SADECE KAS TEDAVİSİ DEĞİLDİR”
Son olarak fizik tedavinin kapsamını anlatan Onur Can Cuda, tedavinin yalnızca kas ve kemiklerle sınırlı olmadığını, sinir ve bağışıklık sistemini de içine alan geniş bir bütün olduğunu söyledi.
“Fizik tedavi bir bütündür. Stres, bağışıklık, kas dengesi ve psikolojik durum birbiriyle bağlantılıdır. Yalnızca kası germek değil, vücudun tüm sistemlerini dengeye kavuşturmak gerekir. Ancak bu şekilde kalıcı ve sağlıklı sonuçlar elde edebiliriz.” Diyerek sözlerini tamamladı.
