Kış hastalıklarının arttığı bu dönemde uyarıda bulunan Dr. Mehmet Çetin Oğuz, “Gripten korunmanın yolu pahalı ilaçlardan değil, basit önlemlerden geçiyor” dedi. El yıkamanın, dengeli beslenmenin ve düzenli uykunun hastalıklara karşı en güçlü savunma olduğunu vurguladı.

Erzincan’da hekimlik görevi yapan Dr. Mehmet Çetin Oğuz, kış mevsiminde artan grip, nezle ve solunum yolu enfeksiyonlarına karşı vatandaşları uyararak, “Soğuk hava değil, alınmayan önlem hasta eder” dedi. Oğuz, basit ama etkili tedbirlerin hem bireysel hem de toplumsal sağlığı korumada büyük rol oynadığını vurguladı.

POLİKLİNİKLERDE YOĞUNLUK ARTTI

Kış aylarının gelmesiyle birlikte polikliniklerdeki hasta sayısında belirgin bir artış yaşandığını belirten Dr. Oğuz, özellikle solunum yolu hastalıklarının yaygınlaştığını söyledi. “Kapalı ortamlarda uzun süre kalmak, virüslerin bulaşma ihtimalini artırıyor. Bu nedenle hem kişisel hijyene hem de ortam temizliğine dikkat etmek gerekiyor,” dedi.

“ELLERİMİZİ YIKAMAK EN BASİT AMA EN ETKİLİ ÖNLEM”

Hastalıklardan korunmanın ilk adımının el temizliği olduğuna dikkat çeken Dr. Oğuz, şu ifadeleri kullandı: “Grip ve nezle gibi hastalıklar en çok eller aracılığıyla bulaşır. Sabun ve suyla en az 20 saniye süren doğru bir el yıkama alışkanlığı, bulaşma riskini ciddi şekilde azaltır. Suya erişim olmayan yerlerde alkol bazlı el antiseptiği kullanılabilir.” Dedi.

“KALABALIK ORTAMLARDA MASKE HÂLÂ KORUYUCU”

Dr. Oğuz, özellikle kışın toplu alanlarda geçirilen sürenin virüslerin yayılmasını kolaylaştırdığını vurguladı:  “Kapalı ortamlarda uzun süre kalmak, havadaki virüs yoğunluğunu artırıyor. Mümkün olduğunca sık havalandırma yapılmalı. Hasta kişilerle temasta maske kullanımı hâlâ güçlü bir koruma sağlar.” Dedi.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ TEK BİR GIDAYLA GÜÇLENMEZ”        

Beslenme düzeninin bağışıklık sistemi üzerindeki etkisine değinen Oğuz, kış aylarında özellikle dengeli bir beslenme alışkanlığının önemine dikkat çekti: “Bağışıklığı tek bir gıdayla değil, bütüncül bir beslenme planıyla güçlendirmek gerekir. C vitamini yönünden zengin meyveler, yeterli protein alımı, çinko içeren besinler ve bol su tüketimi çok önemlidir. Ayrıca D vitamini eksikliği kışın sık görülür, bu nedenle doktor kontrolüyle takviye gerekebilir.” Dedi.

“YETERLİ UYKU, BAĞIŞIKLIĞIN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİDİR”

Uyku düzeninin hastalıklara karşı koruyucu etkisine dikkat çeken Dr. Oğuz, şunları söyledi:“Yetersiz uyku, bağışıklık sisteminin virüslerle savaş gücünü azaltır. Erişkinlerin günde en az 7–8 saat uyuması, hem hastalanma riskini hem de iyileşme sürecini doğrudan etkiler.” Dedi.

“KISA BİR YÜRÜYÜŞ BİLE DİRENCİ ARTIRIR”

Kış aylarında hareketliliğin azalmasının vücut direncini düşürdüğünü belirten Oğuz, fiziksel aktivitenin önemini şöyle anlattı:“Havanın soğuk olması, sporu erteleme nedeni olmamalı. Her gün yapılacak kısa yürüyüşler bile bağışıklık hücrelerinin etkinliğini artırır. Düzenli egzersiz, vücudun direncini yükseltir.” Dedi.

“GRİP AŞISINI İHMAL ETMEYİN”

Dr. Oğuz, özellikle risk grubundaki vatandaşları grip aşısı konusunda uyardı:  “Kronik hastalığı olanlar, 65 yaş üzeri kişiler, gebeler ve sağlık çalışanları mutlaka grip aşısı yaptırmalı. Aşı, hem hastalığın şiddetini hem de yayılımını azaltır. Risk grubunda olmayan bireyler için de koruyucu etkisi oldukça yüksektir.” Dedi.

“HASTAYKEN TOPLUMA KARIŞMAMAK SORUMLULUKTUR”

Toplum sağlığı açısından bireysel farkındalığın önemini vurgulayan Dr. Oğuz, şu uyarıda bulundu:  “Ateş, öksürük, boğaz ağrısı gibi şikâyetleri olan kişilerin bir süre toplumdan uzak durması hem kendi sağlıklarını hem de çevrelerindekilerin sağlığını korur. Maske takmak, istirahat etmek ve doktora başvurmak bu dönemde çok önemlidir.” Dedi.

SAĞLIKLI BİR KIŞ BİZİM ELİMİZDE

Dr. Oğuz, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Kış aylarında hastalıklardan korunmak pahalı yöntemlere değil, günlük yaşamda sürdürülebilecek basit ama etkili önlemlere dayanır. Bilimsel temele sahip bu alışkanlıklar, hem bireysel hem de toplumsal sağlığımızı korumanın en güçlü yollarıdır.” Dedi.