Ahıska Türklerinin 80 yıl önce yaşadığı büyük dram, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde düzenlenen kapsamlı konferansta gündeme taşındı.Sürgünün acıları ve Ahıska Türklerinin kültürel direnişi, Erzincan’daki geniş katılımlı programda yeniden hatırlandı.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre Merkezi, Ahıska Türklerinin 14 Kasım 1944 sürgününün yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen anma programına ev sahipliği yaptı. Programa Belediye Başkanı Bekir Aksun, üniversite yönetimi, akademisyenler, öğrenciler ve Ahıskalı Türkler katılım gösterdi.

“AHISKA YALNIZCA BİR COĞRAFYA DEĞİL, BİR KÜLTÜRDÜR”
Açılış konuşmasını yapan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Kasım Kağan Özlök, konuşmasına Gürcistan’da düşen askeri kargo uçağında şehit olan askerlerimizi anarak başladı.
Özlök, Ahıska Sürgünü’nün insanlık tarihinin en acı hadiselerinden biri olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Ahıska yalnızca bir toprak parçası değil; sürgün edilse de kültüründen vazgeçmeyenlerin adıdır. 100 bine yakın insan bir gecede trenlere doldurulup vatanlarından koparıldı; 20 bine yakını sürgün yolunda hayatını kaybetti.” Dedi.
Özlök, 2015 yılında Ukrayna’dan Türkiye’ye getirilen Ahıska Türkleri sürecine devlet görevlisi olarak tanıklık ettiğini belirterek, bu adımın tarihî bir dönüş olduğunu ifade etti.

“AHISKA SÜRGÜNÜ BÜYÜK GÜÇLERİN ORTAK PROJESİDİR”
Programın ikinci konuşmacısı Prof. Dr. Ali Kafkasyalı, Ahıska sürgününün rastlantı olmadığını vurgulayarak sürgünün uluslararası planlamayla gerçekleştirildiğini söyledi.
Kafkasyalı, konuşmasında şu önemli tespitlere yer verdi: “Ahıska, Kırım, Revan, Gökçe ve Zengezur Türklerinin sürgünü; Rusya, İngiltere ve Amerika’nın ortak projesidir. İngiltere planlamış, Amerika destek vermiş, Rusya uygulamıştır.” Dedi.
“1943 Tahran Konferansı’nda Stalin, Roosevelt ve Churchill Ahıska ve Kırım sürgününü kararlaştırmıştır.” Dedi.
Amerika’nın 900 adet Studebaker kamyon göndererek sürgün sürecine destek verdiğini anlatan Kafkasyalı, bu operasyonun
Türkiye’nin Türk dünyasıyla bağını koparma hedefi taşıdığını söyledi.

“AHISKALILAR EVLADIFATİHANDIR, KIPÇAK TÜRKLERİNİN TORUNLARIDIR”
Prof. Dr. Kafkasyalı, Ahıska Türklerinin tarihsel köklerine değinerek:
“Ahıskalılar, Selanik göçmenleri, Balkan Müslümanları gibi evladıfatihandır. Tamamı Osmanlı’nın uç beylerinin torunlarıdır.”
Ahıska Türkleri, Kür, Çoruh ve Aras boylarında yaşamış Kıpçak Türklerinin ahfadı olup, vatanları dışında huzur bulamazlar.” İfadelerini kullandı.
Kafkasyalı, Ahıskalıların vatan sevgisinin ömrünün son anına kadar sürdüğünü belirterek pek çok Ahıskalının ölüm döşeğinde Ahıska toprağını gözlerine sürmek istediğini söyledi.

TÜRK DÜNYASI İÇİN STRATEJİK BİR KONU: AHISKA MESELESİ
Konuşmasında Türk dünyasının ortak sorunlarına dikkat çeken Kafkasyalı :“Üniversitelerin iki büyük misyonundan biri Türk devlet ve topluluklarının meseleleriyle ilgilenmektir.” diyerek Ahıska Türkleri meselesinin stratejik önemine vurgu yaptı.

HER YIL 5 MART “AHISKALILAR GÜNÜ” OLARAK KUTLANACAK
Programın sonunda Türk ve Akraba Halklar Kültür Kulübü Başkanı Ahsen Visal Topkaya, kulüp yönetiminin aldığı kararı okudu.
Topkaya’nın açıkladığı karar, salondaki tüm katılımcılar tarafından alkışlarla kabul edildi:
