Nöbetçi Eczaneler
Haber: Muhammed Enes Sevilir
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Uluslararası Hukuk Bağlamında Savaş ve Çatışma Konferansı”nda, Filistin başta olmak üzere güncel çatışma alanlarında sivillerin maruz kaldığı ihlaller, uluslararası hukuk sisteminin etkinliği ve adaletin yeniden tesisine yönelik sorumluluklar kapsamlı şekilde ele alındı.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi ev sahipliğinde “Uluslararası Hukuk Bağlamında Savaş ve Çatışma Konferansı” gerçekleştirildi. Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen konferans, uluslararası hukuk, insan hakları ve güncel çatışma alanlarında yaşanan ihlallerin ele alındığı kapsamlı değerlendirmelere sahne oldu.
Üniversitenin Hukuk Fakültesinde düzenlenen programa; Denizli Milletvekili Av. Cahit Özkan, Eski Milletvekilleri Sebahattin Karakelle ve Burhan Çakır, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayhan Döner, akademisyenler, davetliler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
“Uluslararası hukuk, çatışma ortamında insan onurunu korumayı hedefler”
Konferansın açılış konuşmasını yapan Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayhan Döner, uluslararası hukukun savaş ve çatışma koşullarında insan onurunu korumaya yönelik asgari müşterekleri oluşturduğunu vurguladı. Filistin-İsrail savaşında sivillerin maruz kaldığı ağır insani tablonun, hukuk normlarının sahada etkin bir şekilde uygulanmasının zorunluluğunu açık biçimde ortaya koyduğunu belirten Döner, akademinin bu noktadaki sorumluluğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. Döner, üniversitelerin ve akademik çevrelerin, hukukun koruyucu çerçevesini güçlendirecek bilgi üretimi ve farkındalık çalışmalarını artırması gerektiğini ifade etti.
“Uluslararası sistem ve BM etkisiz kaldı”
İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı ise konuşmasında Filistin’de yaşananların, uluslararası hukuk düzeni ile Birleşmiş Milletler sisteminin etkisizliğini gözler önüne serdiğini söyledi. Son 50 yılda silahlı çatışmalarda 86 milyon sivilin hayatını kaybettiğini hatırlatan Şamlı, bu durumun küresel hukuk düzeninin ciddi biçimde sorgulanmasını zorunlu kıldığını ifade etti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin veto sistemi nedeniyle demokratik ve adil kararlar üretemediğini belirten Şamlı, Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarının da pratikte yeterli caydırıcılığa sahip olmadığını dile getirdi.
“7 Ekim olayları işgal gerçeğinden bağımsız değerlendirilemez” diyen Şamlı, Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te milyonlarca Filistinlinin insan onuruna aykırı koşullarda yaşamaya zorlandığını söyledi.
Çatışmalarda sivillerin korunmasının açık bir hukuki yükümlülük olduğuna dikkat çeken Şamlı, insani yardımların kesintisiz şekilde ulaştırılması, ihlallerin belgelenmesi ve hesap verebilirliğin sağlanması gerektiğini vurguladı. Konuşmasının sonunda gençlere seslenen Şamlı, adaletin yeniden tesisinde genç nesillere büyük sorumluluk düştüğünü ifade etti.
“Ümitsizlik bizim kapımız değildir”
Programda konuşan Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, uluslararası hukuk bağlamında savaş ve çatışma konularının ele alındığı konferansın son derece önemli olduğunu belirterek katılımcıları selamladı. Kendinden önce yapılan konuşmalarda çok kıymetli değerlendirmelerin ortaya konulduğunu ifade eden Rektör Levent, geçmişte Suriye’de bulunduğunu ve savaş öncesi döneme tanıklık ettiğini söyledi.
Ayrıca İsrail, Kudüs ve Tel Aviv ziyaretlerinden edindiği izlenimlerin kendisini derinden etkilediğini dile getiren Prof. Dr. Levent, bu tecrübelerin Türkiye’nin uluslararası meselelerde daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini açık biçimde ortaya koyduğunu vurguladı.
Birleşmiş Milletler başta olmak üzere mevcut uluslararası sistemin adalet üretmekte yetersiz kaldığını ifade eden Rektör Levent, umutsuzluğa kapılmanın doğru olmadığını belirterek,
“Ümitsizlik bizim kapımız değildir. Aksine, bir şeyler yapmak zorundayız” dedi.
Türkiye’nin büyük bir ülke olduğunu ve savunma sanayii alanında kaydedilen gelişmelerle gücünü her geçen gün artırdığını dile getiren Levent, bu süreçte gençlerin ve akademik çalışmaların belirleyici rol oynadığını söyledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, konuşmasını konferansın hayırlara vesile olması temennisiyle tamamladı.
“Uluslararası hukuk ciddi bir sınavdan geçiyor”
Kürsüye çıkan Denizli Milletvekili Av. Cahit Özkan ise toplantının ülke, insanlık ve dünya barışı adına önemli bir anlam taşıdığını belirtti. Dünyanın kritik bir süreçten geçtiğini ifade eden Özkan, artan çatışmaların ve şiddet olaylarının yeni bir küresel savaş endişesini beraberinde getirdiğini söyledi.
Uluslararası hukukun günümüzde ciddi bir sınavdan geçtiğini vurgulayan Milletvekili Özkan, insan hakları belgeleri ve uluslararası sözleşmelerin artmasına rağmen zulmün ve hukuksuzluğun devam ettiğine dikkat çekti. Mevcut uluslararası düzenin, güce ve çıkara dayalı bir yapı üzerine kurulu olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin uluslararası hukuk alanında aktif bir duruş sergilediğini belirten Özkan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’nin, soykırımın önlenmesine ilişkin sözleşme kapsamında Uluslararası Adalet Divanı nezdinde sürece dâhil olduğunu hatırlattı. Alınan kararların tarihe not düşen nitelikte olduğunu ve dokunulmazlık algısını sarstığını dile getirdi.
Tarihsel bir perspektif de sunan Özkan, zulmün kalıcı olmadığını, adaletin er ya da geç galip geleceğini vurguladı. Özellikle gençlere seslenen Özkan, hukuk ve adalet temelinde verilen mücadelenin doğru tarafında yer almanın tarihi bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
Akademik oturumlarda Filistin ve sivillerin korunması ele alındı
Konferansın oturum bölümünde akademisyenler tarafından çeşitli sunumlar gerçekleştirildi. Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Cebecioğlu Haldız, hedef belirleme kuralları çerçevesinde sivillerin korunmasında ayrım gözetme ve orantılılık ilkelerinin önemine dikkat çekti. Filistin-İsrail savaşı örneğinde bu ilkelerin sahadaki belirleyiciliğini değerlendirdi.
Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Dabanlıoğlu Alanur, Filistin meselesini silahlı çatışmalar hukuku bağlamında ele alarak üçüncü aktörlerin diplomatik girişimleri ve insani yardım odaklı somut katkılarına değindi. İnsani erişimin güçlendirilmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Akif Etgü ise “Gazze: Dünü, Bugünü, Yarını” başlıklı sunumunda Gazze’nin tarihsel arka planını ve güncel krizin insani etkilerini değerlendirdi. Kalıcı barışın sağlanabilmesi için sivillerin güvenliği ile yeniden inşa süreçlerinin önemine dikkat çekti.
Soru-cevap bölümüyle sona erdi
Konferans, yapılan değerlendirmelerin ardından gerçekleştirilen soru-cevap bölümüyle sona erdi. Program, katılımcılar ve öğrenciler tarafından ilgiyle takip edilirken, uluslararası hukuk ve insan hakları alanında farkındalığın artırılmasına önemli katkı sundu.